S.S.S.

Sıkça Sorulan Sorular

Belli durumlarda hastaya ameliyat önerilmesi o hastanın ameliyat olarak daha iyi olacağı düşünüldüğü içindir. Tekrar altını çizerek yazayım: Ameliyat bir ceza değil tedavi türüdür. Diğer tedavilerin başarısız olduğu durumlarda ve doğru endikasyonlarla hem hastaları sakatlık psikolojisinden kurtarır hem de çok ileri eğriliklerde hayat kurtarıcı olabilir.

Sık rastlanan skolyoz tipi için büyük ölçüde yanlış! Ancak, çok erken çocukluk döneminde başlayıp büyüme süresince çok ciddi boyutlara varan (100 derece ve üstü) skolyozlar, hem özellikle çocuklukta başlayıp akciğerleri daha tam gelişemeden etkilemeleri hem de uzun bir büyüme dönemi sırasında çok çok ilerleyebilmeleri nedeniyle ciğerler ve kalp için ciddi sorunlar yaratabiliyorlar.

Yüzmenin skolyozun açısına ya da ilerlemesine hiç bir olumlu katkısı olmadığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Kendimiz ya da çocuklarımız her gün günde sekiz saat yüzsek, üç ya da altı ay sonra tekrar röntgen alsak, sonuçta skolyozun kendi seyrine göre ya aynı yerde yada ilerlemiş olacağını görürüz. Bunun aksini gösteren hiç bir delil yok.
Bu durum diğer sporlar için de geçerli. Yine sabah akşam spor yapsak, yine röntgenimiz aynı görünecektir. Bu konuyu özellikle vurgulamamın iki nedeni var.

Aslında direkt bir ilgisi yok, yani skolyozu ortaya çıkaran etmen uzama değil muhtemelen. Ancak yine de skolyozun seyrini en fazla etkileyen faktörün uzama olduğu söylenebilir.

Sıklıkla rastladığımız nedeni bilinmeyen (idiopatik) skolyoz ailevi bir hastalıktır ve hiç bir çevresel etkiden etkilenmez. Bir duruş bozukluğu değildir, ortaya çıkmasında keman çalmak, tenis oynamak ya da çantayı hep bir tarafta taşımak gibi etkinliklerin hiç bir dahli yoktur.

Kas hastalıklarına bağlı skolyozların da hayat boyu ilerleyebileceğini biliyoruz. Ancak, onlu ya da yirmili yaşlarınızda ortaya çıkmış ya da fark edilmiş ve nispeten düşük derecelerde kalmış bir skolyoz, aniden çılgınlar gibi ilerlemeye başlayıp sizi kambur yapmaz. Ergenlikte başlayan skolyoz hastalığın, insanları çok ileri kamburluğa götüren ve romatizmal bir hastalık olan “Ankilozan Spondilit” ile hiç ilgisi yoktur. Bu hastalık nedeniyle sakatlık derecesine varan kamburluklar oluşması çok çok nadirdir ve olacaksa zaten erken çocukluk yaşlarında fark edilip tedavi edilir.

Diğer Sorularınız İçin

[contact-form-7 404 "Bulunamadı"]